-
1 gag
n. tıkaç, ağız tıkacı, ameliyatta ağıza takılan alet, mecliste konuşmaların son bulması, komik söz, güldürücü şey, eğlence————————v. ağzını tıkamak, susturmak, kusturmak, kusacak gibi olmak, öğürmek, komiklik yapmak, espri yapmak* * *1. ağzını tıka (v.) 2. ağız tıkacı (n.)* * *[ɡæɡ] 1. past tense, past participle - gagged; verb1) (to prevent (a person) talking or making a noise, by putting something in or over his mouth: The guards tied up and gagged the prisoners.) ağzını tıkamak2) (to choke and almost be sick.) öğürmek2. noun(something which is put in or over a person's mouth to prevent him talking or making a noise.) tıkaç -
2 feel queasy
v. midesi bulanmak, midesi kalkmak, kusacak gibi olmak -
3 feel queasy
v. midesi bulanmak, midesi kalkmak, kusacak gibi olmak -
4 würgen
würgen <h>1. v/t boğmaya çalışmak (boğaz sıkarak)2. v/i öğürmek; kusacak gibi olmak;würgen an (D) -i yutmaya çalışmak -
5 Brechreiz
bulantı, mide bulantısı;\Brechreiz verspüren midesi bulanmak, kusacak gibi olmak;\Brechreiz verursachen bulantı yapmak, mide bulantısı yapmak, mide bulandırmak -
6 regurgitate
kusmak, kusacak gibi olmak -
7 retch
kusmaya çalismak, kusacak gibi olmak
См. также в других словарях:
içi bulanmak — kusacak gibi olmak Tabanları, dizleri sızlar gibi oldu. Bir de içi bulandı, kusacak gibi oldu. B. Felek … Çağatay Osmanlı Sözlük
midesi bulanmak — 1) kusacak gibi olmak 2) mec. iğrenmek, tiksinmek 3) mec. kuşkulanmak, işkillenmek 4) mec. huzursuz olmak, rahatı kaçıp tedirgin olmak, hoşlanmamak Bu rahatlık, bolluk, ferahlık havasına esir ticareti, sömürgecilik gibi kokular karışınca insanın… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gönlü bulanmak — 1) kusacak gibi olmak 2) mec. kuşkulanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük